Posted by : Yondaime
22 Eylül 2016 Perşembe
Latince ismi tardus (yavaş) ve gradi (adımlamak) kelimelerinin birleşiminden oluşan su ayıları ayrıca yavaşadımlılar olarak da bilinir. 4 çift bacağı vardır, suda yaşar ve omurgasızlar şubesinin bir üyesidir.
İlk olarak Alman zoolog Johann August Ephraim Goeze tarafından tanımlanan bu organizma mikrobiktir. Yani mikroskopla görülebilir. Çünkü 0,3 ila 0,5 mm arası değişen boyutlardadırlar. Fakat nadir de olsa 1,2 mm’ye kadar çıkabilmektedirler.
Resimde de gördüğünüz koni şeklindeki uç, başı sayılır. Vücut hücreleri sabittir, yani olgunlaşma döneminde hücre sayıları artmaz. Bazı türlerin her yetişkininde yaklaşık 40.000 tane hücre bulunur ( Karşılaştırmak isterseniz, İnsanlarda 50-60 trilyon kadar hücre bulunmaktadır. Bazı kaynaklarda bu sayı 100 trilyon olarak da belirtilmektedir). Vücuda gaz değişimin sağlayacak bir solunum organları yoktur. Bazı türlerinde ise, henüz kesinleşmemiş olmasıyla birlikte, rektum ile ilişkili 3 tane boru şeklindeki bez sayesinde boşaltım yaptıkları düşünülmektedir.
Baş olarak kabul edilen kısımda bulunan boru şeklindeki ağız ile bitki, alg ve bazı omurgasızları delerek vücut sıvısı veya hücre içeriği ile beslenmektedirler. Çoğu tardigrada bitki yiyerek beslenirken bazıları bakteri yer, bazıları da avcıdır.
Beyinleri genellikle eşlenmiş 3 tane bilateral nöron kümesinden oluşan çoklu loblar içerir. Beyin, çift ventral sinir kordonunun uzandığı, yemek borusunun altında bulunan büyük bir gangliona bağlıdır.
Su ayıları ayrı eşeylidir. Yani dişi ve erkek olarak ayrılabilirler. Genç tardigradalar en fazla 14 gün yumurtada kalır. Çıktıklarında ise zaten tamamlayıcı olan yetişkin hücrelere sahiptirler. Yani, eğer yetişkin birey 40.000 hücreden oluşuyorsa yumurtadan çıkan birey de 40.000 tane hücreden oluşmaktadır. Tabii ki yumurtadan çıktıklarında yetişkin boyutlarında olmamaktadırlar. Sadece hücre bölünmesi yerine hücre genişlemesi ile büyümektedirler.
Bu canlıların asıl şaşırtan özellikleri ise uç koşullarda dahi yaşabilmeleridir. Okyanusların 4.000 metre derinliklerinden tutun da Himalayaların en yüksek yerine kadar. Sadece yükseklikle sınırlı değil tabii ki bu özellikler. Su ayıları 151 derece C’a kadar olan sıcaklığa dayanabildikleri gibi, -200 derece C’da dahi yaşabilmektedir. Hatta bazı türleri, çok kısa bir süre de olsa, -273 derece C’da (0 K’in ~1 derece üstü) yaşabilmektedirler.
Sıcaklığın yanı sıra çok düşük basınçta ve atmosfer basıncının 1.200 katına kadar olan basınçta hayatta kalabilmektedirler. Hatta bazı türleri 6.000 atmosfer basınca dahi dayanabilmektedirler.
Bir diğer özelliği ise, diğer hayvanlara nazaran su ayıları radyasyona 1.000 kat daha dayanıklıdır. Yapılan araştırmalarda su canlıları için öldürücü olan 5.000 Gy gama ışınlarına ve 6.200 Gy ağır iyonlara maruz bırakıldıkları ve yine de hayatta kaldıkları görülmüştür (5-10 Gy insanlar için ölümcüldür).
Yapılan başka bir araştırma da ise su ayılarının uzayda dahi yaşayabildikleri görülmüştür. Eylül 2007'de ir grup tardigrada FOTON-M3 görevi ile uzaya çıkarılmış, 10 gün boyunca uzay boşluğunda kalmış ve geri döndürüldüklerinde hiçbir şey olmamış gibi yaşamlarını sürdürdükleri ve hatta yumurtladıkları görülmüştür.
Böyle uç koşullarda yaşayabilen bu canlıların evrimsel geçmişi de merak edilmiş ve üzerinde çokça araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalar sonucu tardigradaların ya eklembacaklılardan kütük ayaklılarla ya da yuvarlak solucanlarla yakın akraba olduğu düşünlmektedir. Fakat sonralarda yapılan araştırmalar, yuvarlak solucanlarla targidradaların ilişkisinin uzak olduğunu gösterir. Bu araştırmalar sonucu su ayılarının 3 şekilde eklembacaklılarla akraba olduğu düşünülmeye başlandı. Oluşturulan hipotezler şöyle: Tardigradalar eklembacaklılar ve kütük ayaklıların kardeşi (Lobopodia Hipotezi); Kütük ayaklılar eklem bacaklıların ve Tardigradaların kardeşi (Tactopoda Hipotezi); Kütük ayaklılar Tardigradların kardeşidir. En son araştırmalar ise tardigradların eklembacaklıları ve kütük ayaklıları içeren lobopod grubuna kardeş olduğunu gösteriyor.
Tardigradların boyutları ve zar yapısı sebebiyle fosilleşmesi çok zordur. Elimizde bulunan tek su ayısı fosili örneği Sibirya’da, orta Kambriyen döneminden kalma tortuldan elde edilmiştir.
Kaynaklar
İlk olarak Alman zoolog Johann August Ephraim Goeze tarafından tanımlanan bu organizma mikrobiktir. Yani mikroskopla görülebilir. Çünkü 0,3 ila 0,5 mm arası değişen boyutlardadırlar. Fakat nadir de olsa 1,2 mm’ye kadar çıkabilmektedirler.
Resimde de gördüğünüz koni şeklindeki uç, başı sayılır. Vücut hücreleri sabittir, yani olgunlaşma döneminde hücre sayıları artmaz. Bazı türlerin her yetişkininde yaklaşık 40.000 tane hücre bulunur ( Karşılaştırmak isterseniz, İnsanlarda 50-60 trilyon kadar hücre bulunmaktadır. Bazı kaynaklarda bu sayı 100 trilyon olarak da belirtilmektedir). Vücuda gaz değişimin sağlayacak bir solunum organları yoktur. Bazı türlerinde ise, henüz kesinleşmemiş olmasıyla birlikte, rektum ile ilişkili 3 tane boru şeklindeki bez sayesinde boşaltım yaptıkları düşünülmektedir.
Baş olarak kabul edilen kısımda bulunan boru şeklindeki ağız ile bitki, alg ve bazı omurgasızları delerek vücut sıvısı veya hücre içeriği ile beslenmektedirler. Çoğu tardigrada bitki yiyerek beslenirken bazıları bakteri yer, bazıları da avcıdır.
Beyinleri genellikle eşlenmiş 3 tane bilateral nöron kümesinden oluşan çoklu loblar içerir. Beyin, çift ventral sinir kordonunun uzandığı, yemek borusunun altında bulunan büyük bir gangliona bağlıdır.
Su ayıları ayrı eşeylidir. Yani dişi ve erkek olarak ayrılabilirler. Genç tardigradalar en fazla 14 gün yumurtada kalır. Çıktıklarında ise zaten tamamlayıcı olan yetişkin hücrelere sahiptirler. Yani, eğer yetişkin birey 40.000 hücreden oluşuyorsa yumurtadan çıkan birey de 40.000 tane hücreden oluşmaktadır. Tabii ki yumurtadan çıktıklarında yetişkin boyutlarında olmamaktadırlar. Sadece hücre bölünmesi yerine hücre genişlemesi ile büyümektedirler.
Bu canlıların asıl şaşırtan özellikleri ise uç koşullarda dahi yaşabilmeleridir. Okyanusların 4.000 metre derinliklerinden tutun da Himalayaların en yüksek yerine kadar. Sadece yükseklikle sınırlı değil tabii ki bu özellikler. Su ayıları 151 derece C’a kadar olan sıcaklığa dayanabildikleri gibi, -200 derece C’da dahi yaşabilmektedir. Hatta bazı türleri, çok kısa bir süre de olsa, -273 derece C’da (0 K’in ~1 derece üstü) yaşabilmektedirler.
Sıcaklığın yanı sıra çok düşük basınçta ve atmosfer basıncının 1.200 katına kadar olan basınçta hayatta kalabilmektedirler. Hatta bazı türleri 6.000 atmosfer basınca dahi dayanabilmektedirler.
Bir diğer özelliği ise, diğer hayvanlara nazaran su ayıları radyasyona 1.000 kat daha dayanıklıdır. Yapılan araştırmalarda su canlıları için öldürücü olan 5.000 Gy gama ışınlarına ve 6.200 Gy ağır iyonlara maruz bırakıldıkları ve yine de hayatta kaldıkları görülmüştür (5-10 Gy insanlar için ölümcüldür).
Yapılan başka bir araştırma da ise su ayılarının uzayda dahi yaşayabildikleri görülmüştür. Eylül 2007'de ir grup tardigrada FOTON-M3 görevi ile uzaya çıkarılmış, 10 gün boyunca uzay boşluğunda kalmış ve geri döndürüldüklerinde hiçbir şey olmamış gibi yaşamlarını sürdürdükleri ve hatta yumurtladıkları görülmüştür.
Böyle uç koşullarda yaşayabilen bu canlıların evrimsel geçmişi de merak edilmiş ve üzerinde çokça araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalar sonucu tardigradaların ya eklembacaklılardan kütük ayaklılarla ya da yuvarlak solucanlarla yakın akraba olduğu düşünlmektedir. Fakat sonralarda yapılan araştırmalar, yuvarlak solucanlarla targidradaların ilişkisinin uzak olduğunu gösterir. Bu araştırmalar sonucu su ayılarının 3 şekilde eklembacaklılarla akraba olduğu düşünülmeye başlandı. Oluşturulan hipotezler şöyle: Tardigradalar eklembacaklılar ve kütük ayaklıların kardeşi (Lobopodia Hipotezi); Kütük ayaklılar eklem bacaklıların ve Tardigradaların kardeşi (Tactopoda Hipotezi); Kütük ayaklılar Tardigradların kardeşidir. En son araştırmalar ise tardigradların eklembacaklıları ve kütük ayaklıları içeren lobopod grubuna kardeş olduğunu gösteriyor.
Tardigradların boyutları ve zar yapısı sebebiyle fosilleşmesi çok zordur. Elimizde bulunan tek su ayısı fosili örneği Sibirya’da, orta Kambriyen döneminden kalma tortuldan elde edilmiştir.
Kaynaklar
- Budd, G.E. (2001). "Tardigrades as 'stem-group arthropods': the evidence from the Cambrian fauna". Zool. Anz 240 (3–4): 265–279. doi:10.1078/0044-5231-00034
- Morgan, Clive I. (1977). "Population Dynamics of two Species of Tardigrada, Macrobiotus hufelandii (Schultze) and Echiniscus (Echiniscus) testudo (Doyere), in Roof Moss from Swansea". The Journal of Animal Ecology (British Ecological Society) 46 (1): 263–279. doi:10.2307/3960
- Grimaldi, David A.; Engel, Michael S. (2005). Evolution of the Insects. Cambridge University Press. pp. 96–97. ISBN 0-521-82149-5.
- Budd, G. (2001). "Tardigrades as 'Stem-Group Arthropods': The Evidence from the Cambrian Fauna". Zoologischer Anzeiger - A Journal of Comparative Zoology 240 (3–4): 265–279. doi:10.1078/0044-5231-00034
- Wikipedia "Tardigrada" Makalesi
- BBC Türkçe "Uzayda bir 'su ayısı'" Haberi